kayalarda oturuyoruz
dalgaların sırtında koşuyor taylarımız
çapkın rüzgar saçlarını savuruyor hafifçe
kulağına şiir okuyor sanırsam.
alıp bir kır çiçeğini saçına takıyorum
mor bir çiçek
minicik.
gökten kırlangıç sürüsü geçiyor
bir kaplumbağa uzaklaşıyor yanımızdan
bizi baş başa bırakıyor belli ki.
geceye varıyoruz
kuzey yıldızı gibi ışıldıyor gözlerin
ben gözlerinde yitirmişim çoktan kendimi.
gülümsüyorsun
yüzünden bir kuyrukluyıldız geçiyor.
iki inci gibi kabuğumuza ihanet etmişiz
bir senfoni başlamış içimizde
kayalar suskun
zaman çingene
düşen kalplerimizin kara kutusu olmuş şiir...
t.kurt
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Yeni adresim
ara ara aşağıdaki adresimde yazacağım https://atesinsesi.wordpress.com/ /
-
Yağız atın derisinde şaklayan kırbacın sesi Arnavut kaldırımlarıyla döşeli sokağın diğer ucundaki iki katlı ahşap evin önünde oynayan kızlar...
-
"Pazartesiler karışmış Salılara Ve hafta bütün bir yılla: Kesemez zamanı Bezgin makaslarınız sizin Ve günün bütün adları Yıkanıp gider ...
-
seninle anlam bulan kırmızı soluğum yüzümün o suskun mavisi her şey ölüyor sevgili. oysa sen çocuk İsalar gibisin hâlâ! öptükçe ellerini, ye...
5 yorum:
Mor bir çiçek minicik,
maviye özeniyor deliymişcesine...
bilmiyorki...
morun içinde zaten mavi var...
Deniz kabuğunu dinledim sesini duydum buradayım işte:)
sağlıcakla kal
Kendi içinde çokça sessiz bir senfoni... Ve böylesine güzel...
Kalbine sağlık AteşinSesi... Yıldızlara selam (:
Sevgi ve tebessümüm ile...
senin içinde hiç durmadan çalan senfoni sana bu güzel dizeleri yazdıran. Sevgiler sana Temel
lale ablan hep burada
Şiir korumuş kalplerinizi sevgili Temel, ne güzel....
yüreğine sağlık ustam:)
Yorum Gönder