tak tak tak... çığırır gibi gökyüzünde dönenip duruyor leylekler,dalların uçkun veren yerlerinden çiçek tomurcukları patlamış,en güzeli de serseri erik çiçekleri,şubatın deli soğuklarına kafa tutup baharı müjdeliyorlar.yaşam hep bir yolunu buluyor,yaşam güzelliğe sevdalı.
siyaset ne kadar gerici ve faşist ise de doğa hep güzeldi. bu güzelliğin orta yeri düğün bayram,bu güzelliğin orta yeri umut, umudun orta yeri devrimdi. devrim insanın doğaya dönmesiydi, kulaçlarını geri geri atıp denizin mavi sularında yüzmekti devrim. sokakta kestane satan adamın sesiydi, gözlerinde gördüğüm ışıltıydı,yağmurla öpüşen ışıktı,devrimin adı gökkuşağıydı. aslında devrim diye bir şey de yoktu, o bir masal kuşuydu,o bir rüyaydı, sevişmekti o, en çokta Laitu'ydu.
laitu'nun çakıl taşları vardı, evvelinde laitu da bir kum tanesiydi,belkimde laitu sahil kumunda sıcacık köşesiz çakıl taşının uyuyup kalmasıydı. sevmiştim onu, oda beni sevmişti belki. öyle yumuşaktı ki uykusu,uykusu çocuktu laitunun,o bütün çocukların gözlerinde uzaktaki fenerdi.
var olmaktı laitu, bazende yok olmak. başlamaktı,bitmekti. laitu bir güvercindi şahin masallarında. biliyorum o benden çok sevmişti beni,bende denize bakıyorum şimdi onu her anımsadığımda. mavi sonsuzluğa benzetiyorum onu...
mutluluktu o.
biliyor musunuz laituyu ben yaratmıştım, o yüzden hep uzaktı. belkide sadece içimde yaşıyordu. uzak olması bundandı belkimde...
19 Mart 2013
13 Mart 2013
10 Mart 2013
Bize dair
umutsuzluk cehenneminde
kırlangıç karası bir yara;
sonsuzluğun bize dokunan mavi eli...
ne cennet gerçek, ne cehennem
azıcık şarabi bir gülüştük biz...
tk
kırlangıç karası bir yara;
sonsuzluğun bize dokunan mavi eli...
ne cennet gerçek, ne cehennem
azıcık şarabi bir gülüştük biz...
tk
5 Mart 2013
serseri çiçekler'e
çiçeğin serserisi olur mu deme
şubat soğuğunda açar onlar
şubat soğuğunda açar onlar
ama başka bi güzel olurlar hani
cesur çocuklar gibi,bizim çocuklar gibi...
tk
2 Mart 2013
sevdiğim dizeler
YAR
Diz çökmüş göz kapaklarım üstüne;
Saçlarım içindedir saçları;
Hali var, ellerimin halinden;
Rengi var, gözlerimin renginden;
Kapılmış, koyulmuş gölgeme,
Göğe karşı bir taş gibi.
Gözleri var, açıktır, herdaim,
Uykuyu haram ettiren bana;
Ya güneşleri önüne katan,
Ya o ışık delisi rüyaları,
Güldürür ağlatır da güldürür beni,
Söyletir bilmeden ne söylediğimi.
Paul Eluard
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Yeni adresim
ara ara aşağıdaki adresimde yazacağım https://atesinsesi.wordpress.com/ /
-
Yağız atın derisinde şaklayan kırbacın sesi Arnavut kaldırımlarıyla döşeli sokağın diğer ucundaki iki katlı ahşap evin önünde oynayan kızlar...
-
"Pazartesiler karışmış Salılara Ve hafta bütün bir yılla: Kesemez zamanı Bezgin makaslarınız sizin Ve günün bütün adları Yıkanıp gider ...
-
seninle anlam bulan kırmızı soluğum yüzümün o suskun mavisi her şey ölüyor sevgili. oysa sen çocuk İsalar gibisin hâlâ! öptükçe ellerini, ye...