12 Şubat 2010

KİLİT TAŞI




Suları zamanın sessiz tanıklığında akan o ırmağın üzerine kurulu ömür köprüsünün kilit taşıydı şairin aradığı. Kandilin mavi ışığı söndükten sonra karanlıkta önce kendine anlatmaya başladığı, sonra o ölü kağıtlara yazdığı anılardı bu söylence. Evet hep karanlıkta anlatıldı, çünkü o yaşlı ışık asırlardır bir türlü öğrenememişti sır tutmasını.
Ben ki; işte o sırlanmış kağıtların okuyucusuyum ey kanlı tarih, ey ışığı doğuran ana, ey güneşe tapan toprak, ey ateşi gizleyen kül, işte ben ki o sırlanmış kağıtların yalancısıyım.
Ki kadim aşkın yalancısı.
O aşk ki bütün yeminler hep onun üzerinedir, o aşk ki her şeyin kilit taşıdır. Senin, benim, nar ağacının, beklediğimiz haberin, sakladığımız sırrın, gümüş aynanın, o yenilmez kılıç balığının, her şeyin kilit taşıdır.

T.KURT

2 yorum:

Adsız dedi ki...

görünmez duvarların kapılarını açan kilit taşı !!? işi zor ki :)

Hamiyet dedi ki...

Karanlıklar ne sırlara, ne acılara, ne bitmez tükenmez saatlere tanıklık eder ve ifşa etmez sırrınızı ışıklar gibi, dökmez orta yere içinizde biriktirdiklerinizi, bir bir çalıp gitmez hazinelerinizi... Onun içindir ki gece yarendir insana her ne kadar zifiriye çalsada...

Mutlu pazarlar diliyorum.

Yeni adresim

ara ara aşağıdaki adresimde yazacağım https://atesinsesi.wordpress.com/ /