13 Ekim 2014

BARBAR





Sana bu filleşmiş zamanın sırtında mızıka çalarak gelmek geçiyordu aklımdan
Ama ben de kayboldum aynalarda sevgili
Düştüğüm yer öyle kapkaranlıktı ki
Dahası o büyük saatin küçük turuncu tavuğu açtı ve durmaksızın kalbimi gagalıyordu...


tk


4 yorum:

maviye iz süren dedi ki...

"IV

Gecenin bu ilerlemiş saatinde
Yalnızlık sadece ama sadece kendi şarkısını mı söyler?
Gece bitecektir bir gün ama
Yalnızlığın adımları bitmeyecektir

V

Yeryüzü bozar dengeleri
Ruhlar eşittir oysa
Ne yazık ki biz bu –meleklerden adi– gökyüzünü de
Başımızın üstünde taşıyoruz

VI

Ne kadar aşağı
Çekmek istese de toprak
Ruh denen ışık kelebeği
Uçucudur"

Unknown dedi ki...

Gördüklerimiz, görmek istediklerimizdi belki de. Hayal etmeyi isteseydik belki siyah kediyi değil de beyaz bir kedinin varlığını düşünebilirdik. Ama o kadar kaptırmıştık ki kendimizi kirlenen dünyamızın umutsuzluğuna, neyi anlamak istediysek onu duyduk hep. Ve sonra fark ettik ki biz beyazı hayal edene kadar ışık kaybolmuş ve biz de kayıpların içinde bir boşluğa doğru sürüklenmeye başlamışız.

Adsız dedi ki...

Kedinin gözleri fener benziyor :P Eskiden pek bir duygusaldım, pek bir yamuş yumuştum. Sonra hamilelikte bir haller oldu bana, zırlayan şarkılara dayanamaz oldum. Şimdi de bebişimle birlikte gülüyorum, galiba ruhum değişti. O yüzden alınmayınız,arada kel alaka yazarsam :)
Gülhan

Hamiyet Akan dedi ki...

Kayboldum aynalarda çünkü hiçlik yansıyor her yanıma..

Yeni adresim

ara ara aşağıdaki adresimde yazacağım https://atesinsesi.wordpress.com/ /