kar tanecikleri uçuşuyor havada
içimin sıcaklığında eriyor adının mavimsi çeliği
işte böyle her şeyi birbirinden ayrıştırıyor "anlam"
ve sen sustukça aynaların sırlı yüzünde daha da derinleşiyor zaman...
t.kurt
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Yeni adresim
ara ara aşağıdaki adresimde yazacağım https://atesinsesi.wordpress.com/ /
-
Yağız atın derisinde şaklayan kırbacın sesi Arnavut kaldırımlarıyla döşeli sokağın diğer ucundaki iki katlı ahşap evin önünde oynayan kızlar...
-
"Pazartesiler karışmış Salılara Ve hafta bütün bir yılla: Kesemez zamanı Bezgin makaslarınız sizin Ve günün bütün adları Yıkanıp gider ...
-
seninle anlam bulan kırmızı soluğum yüzümün o suskun mavisi her şey ölüyor sevgili. oysa sen çocuk İsalar gibisin hâlâ! öptükçe ellerini, ye...
4 yorum:
Şimdi aynalara mı küsmeli, yoksa sus pus olan düş şehirlerine mi?
İnsan oturup anlam yolculuğuna çıktığında akıl perdesinde neler gösterime giriyor neler...
sen böyle yaz hep... 4 satır yaz.... ve içine koskocaman duyguları sığdır lütfen...
ne diyeyim, yüreğine sağlık klasik olmuş ama,,,, olsun... yüreğine sağlık.....
şubat soğuğunda eğreti bir sıcaklık..
sevda bir masaldı...
ben çocuk kalbimde bu masala inandım...
ne rengini sorguladım ne gününü...
alışmaktan korktum...
dokunmaktan korktum...
sevmekten korktum...
yüreğimdeki fırtınaya inat
durgun bir haldeyim...
susuyorum...
sessizliği çağırırken...
içimde kırlangıçlar, martılar
ve yüzümde nar çiçekleri
sevdam renk cümbüşüne gebe...
__________________
Yorum Gönder