Önce her şey kıpkırmızıydı, denizin üzerinde gün doğar, dağların üzerinde batardı. Sonra her yan maviye boyanır, sonra yapraklar sararır, uzun uzun kar yağardı. Yine de her şeyin içinde senin tohumun olur, sakin nisan güneşinde uyanan tarlalar gibi her şey yeniden yeşerirdi seninle… Peki kimdin ki sen; işte en zor olanı da seni tanımlamaktı...
Vaktiyle bu şehrin kıyısında (Borges vari yazarsak gettosunda demeli ya neyse) bir evde insanlara anlattığım masallar geliyor aklıma; su kadar saf, ekmek kadar hak edilmiş masallar... Ben masal anlatırken dışarıda okunan yatsı ezanı nelerden bahsediyordu acaba, hiç düşünmemiştim bunu. Şehir o evde bitiyor, ötesinde bozkır başlıyordu, onun da ötesi çöldü ve ben bir şahin kanadına tutunup oralardan başka masallara uçuyordum. Senin peşin sıra kaç yıl masallardan masallara uçtum inan hatırlamıyorum. Ki en son bu yalnızlığın masalında tutuklu kaldığımda her bir şeyi yeniden hatırlar oldum.
Artık körebe oyunda ben hep ortadayım, kime dokunsam dokunduğum altından bi heykele dönüşüveriyor. Oysa ben birisi ebe olsun bu yalnızlığı o giyinsin istiyorum.
Tarlalardaki korkuluklardan korkmayan kuşlardandık biz, kalabalık sürülerin yılkı atlarıydık, sahip olduğumuz tek anahtar bi şarkının kilidini açardı yalnızca. ki sen o şarkılardaki en uzak, en mavi sözcüktün.
Şimdi şu kapıyı aç, bu zindana gel desem orada kimsesizliğimi görürsün. Bırak girme bu şiirin içine, zaten ben hiçbir zaman unutmamıştım seni...
t.kurt
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Yeni adresim
ara ara aşağıdaki adresimde yazacağım https://atesinsesi.wordpress.com/ /
-
Kimi kadınlar vardır nehirlere benzer Denize dökülmeyi düşler masmavi bakışları Oysa bir tek zamandır bunu başarabilen Işığ...
-
Suların duru, masalların gri olduğu bir ülkede; saçları temmuz güneşinde kızaran başağı andıran, gözleri karanlıkta gümüş ayd...
-
bilir misin lavanta kokusunu? hiç rastgeldin mi gün batımına? çok konuşasın varken,susup kaldığın olmadı mı hiç? yoksa ...
5 yorum:
çok ama çok güzel...
Yine şiir tadında kocaman bir hikaye gibi... En çok da körebeli satırları sevdim...
belki de bizim yarattığımız,belki de gerçek kimbilir..önemli olan böyle hisettirebilmek..
hakedilmiş masallar...
eline sağlık, sevdim,sonu yalnızlık olsa da...
Zaten onu tamamıyla tanımlasaydın bu cümleleri,yalnızlıkla ,sevgiyle birleştiremezdin,o evin penceresinden dışarıda esen rüzgara eşlik edemez,yağan kara masallarını anlatamazdın...
sevgiyle...
Yorum Gönder